- HABER 7 – ÖZEL
Karadeniz’e kıyısı bulunan iki Slav kökenli ülkenin, Ukrayna ile Rusya’nın savaşı bir yılı aşkın müddettir devam ediyor. Bir devir Rusya’nın uydusu olarak yorumlanan ülkeler ile Batılı idareler, birinci günlerden bu yana Kiev’in yanında konumlanırken, Moskova’nın kararlığı cephede verilen gayretlere yansıyor.
Diğer taraftan savaşa yeni bir boyut katacak gelişme gün içerisinde meydana geldi. Bir mühlet önce Ukrayna’ya 13 adet MİG-29 model savaş uçağı verme taahhüdünde bulunan Slovakya, 4 adetlik birinci partinin teslim edildiğini duyurdu. Misal biçimde Polonya’nın 4 adet MİG-29’u Kiev’e yollayacağı geçtiğimiz günlerde açıklanmıştı. Bu gelişmeler, ABD’nin Ukrayna’ya F-16 verme ihtimalini yine gündeme getirdi.
Rus ataklarından dolayı hava kuvvetleri envanteri ağır hasar alan Ukrayna’nın bu teslimatlar yoluyla güç kazanması bekleniyor. Buna ek olarak Rusya Güvenlik Kurulu Lider Yardımcısı Dmitriy Medvedev, Putin’e verilen tutuklama kararı üzerine ‘Dünya Savaşı’ çıkışında bulunmuş ve Batı’ya sert ileti yollamıştı. Memleketler arası Alakalar alanında uzmanlığı bulunan Prof. Dr. Cet Atun, USTAD Lideri Ahmet Akgül ve ASAM Uzmanı Emekli Albay Dr. Eray Güçlüer, Karadeniz’in kuzeyinde cereyan eden son gelişmeleri Haber 7’nin okuyucuları için yorumladı. İşte, uzmanların açıklamaları:
“DÜNYA SAVAŞI NEDENİDİR”
Prof. Dr. Cet Atun, Ukrayna-Rusya savaşı bağlamında Rus diplomat Dmitriy Medvedev’in açıklamalarını yorumlayıp, MİG-29’ların alanda ne üzere bir tesirde bulunabileceğine değindi:
“Rusya bu hususta çok kararlı… Aslında Medvedev’in bir açıklaması da var… Çok dikkat çekiciydi… “Dünya Adalet Mahkemesi’nin Putin’i hatalı olarak ilan etmesi dünya savaşı nedenidir” dedi Medvedev… Burada Rusya’nın ne kadar kararlı olduğunu görüyoruz… Yani Batı dünyasını hiç dikkate almadan, Ukrayna’daki planlarının peşinden koşuyor.
Ve eminim MİG-29’ların içinde tıpkı İHA’lar üzere hangi uçakların dost, hangi uçakların düşman olduğunu gösteren bir sistem vardır. Bu sebeple bu silahların Rusya’ya karşı kullanımı çok tesirli olmayacaktır… Ayrıyeten çok eski modeller… MİG-29’ların üzerinden çok vakit geçti…“
ABD BUNA CÜRET EDER Mİ?
Prof. Dr. Atun, ABD’nin Ukrayna’ya F-16 verme ihtimali hakkında, “ABD, Ukrayna’ya F-16 göndermeye yürek eder mi? Bence etmez… Konvansiyonel silah verebilirler belki… Yani barutla çalışan silahlar… Fakat F-16’ları vereceklerini düşünmüyorum… Rusya’ya karşı bu türlü ağır provokasyona gideceklerini sanmıyorum. Kaldı ki Vladimir Putin ile Şi Cinping’in bir görüşmesi vardı geçtiğimiz hafta… Batı’nın halinden dolayı Rusya ile Çin’in birbirine ne kadar yaklaştıklarını görmüştük… Bütün bunları alıp teraziye koyduğumda Ukrayna’ya F-16 verileceğini düşünmüyorum.” dedi.
HEDEF DİNYEPER!
Emekli Albay Dr. Eray Güçlüer, Batı’nın Rusları Dinyeper Irmağı’nın öteki tarafına geçirmeme noktasındaki duruşunu ve gönderilen MİG-29 model uçakları şu sözlerle özetledi:
“Daha evvel MİG-29’ların bu ülkeler tarafından hazır edilip verileceğini söylemiştim. Bir bakıma malumun ilamıydı. Karşı taarruz yapılacağını düşünüyorum… Tabi burada diğer bir stratejik gaye var… Asıl gayeleri, Rusların Avrupa kapılarına dayanmasını önlemek… Bu sebeple Rusları Dinyeper Nehri’nin batısına geçirmemek için direnç oluşturacaklar… Öteki tarafta çatışma devam edebilir fakat Dinyeper, hayli gri sayılabilecek bir bölge… Rusların bu tarafa geçmesini istemiyorlar… Tabi Rusların bu işi konvansiyonel bir noktaya taşımaya çalıştıklarını da anladılar. Bunun için artık uçak veriyorlar… Durum budur…”
“BİRÇOK SORU İŞARETİ VAR”
Uluslararası Stratejik Analiz ve Araştırmalar Merkezi (USTAD) Lideri Ahmet Akgül, Ukrayna-Rusya savaşının birçok soru işaretini beraberinde getirdiğini şu sözlerle anlattı:
“Şu anda Ukrayna ile Rusya ortasında süregelen savaşın birçok soru işareti var. Ukrayna’daki halkın ülkelerini terk etmeleri için gerek Batı gerek Rusya güya birlikte adım atıyormuş üzere bir izlenim veriyorlar. Ukrayna Devlet Başkanı’nın da bu husustaki hali şüphelendiriyor. Bugün Batı, Rusya’ya karşı gerek tanklarla gerek uçaklarla takviye veriyor ancak Rusya’nın da azımsanmayacak derecede bir askeri gücü var. Bu savaşın bir sonu olmadığını söylemek mümkün. Şu ana kadar ki süreçte Ukraynalıların ülkelerinden ayrılmalarına şahit olduk. Ancak sonrasında ne olacak? Kimler oraya konuşlanacak? Ya da kimler oradaki kaynaklardan yararlanacak? Bu sorular çok önemli kuşkulara neden oluyor…”
